Seretonin Sahnelerine Şehirsel Bir Bakış: Yedikule Gazhanesi
Tuğçe Kaplan
25 Kasım 2022
Salt’ın çeşitli kaynaklardan toplanmış arşivlere dayanan “Sahnede 90’lar” sergisi, sahne ve performans kavramları etrafında Türkiye’nin 1990’lı yıllarından sanat üretimlerini bir araya getiriyor. Salt Araştırma ve Programlar ekibinden Tuğçe Kaplan, “Sahnede 90’lar” kapsamında fotoğraf, afiş, yazışma gibi arşivsel malzemelerle ele alınan “Seretonin” sergilerine odaklandığı yazısının ikinci bölümünde, İstanbul’un kültür envanterindeki endüstriyel yapıları mesken tutmuş bu sergilerden “Seretonin II”nin (1992) sahnesi Yedikule Gazhanesi’nin şehir dinamikleriyle ilişkili dönüşümünden bir kesit sunuyor.
1853 yılında Dolmabahçe Sarayı’nı aydınlatmak için kurulan Dolmabahçe Gazhanesi’nin zamanla Beyoğlu ve Pera’nın caddelerini, sokaklarını da aydınlatır hâle gelmesiyle Suriçi’nin de modern şehir aydınlatmasından faydalanması fikri gelişir. Bu doğrultuda Şehremaneti tarafından yürütülen ön fizibilite çalışmaları neticesinde, Yedikule semtinde bir gazhane inşa edilmesine karar verilir. Çalışmalar 1873 yılında başlar ve Yedikule Gazhanesi 1880’de Fransızlar tarafından inşa edilir. Deniz ulaşımından yararlanmak amacıyla kıyıda konumlanan tesis, 52.000 metrekarelik bir alanı kaplar ve kömür depoları, hava gazı üretim yapıları, katran ayırıcılar, vinç, imbik kazanları, yıkama tesisi, ambar, kantar binası, idari binalar ve toplam üç adet gaz deposundan oluşur.
Şehremaneti tarafından işletilen Yedikule Gazhanesi, İstanbul’da kamu hizmeti (cadde, sokak ve iç mekân aydınlatması) amacıyla kurulan ilk gazhane kompleksi olur. İlk etapta 400 feneri besleyecek, akabinde de genişletilerek Eyüp, Bakırköy ve Yeşilköy’e hava gazı temin edecek olan gazhanenin işletme imtiyazı 25 Ağustos 1887’de kırk yıllığına Sirkeci İskelesi tüccarlarından Hasan Tahsin Efendi’ye verilir. 19 Haziran 1888 tarihinde Hasan Tahsin Efendi imtiyaz hakkını, kendisinin de ortakları arasında bulunduğu İstanbul Şirket-i Tenviriye-i Osmaniye şirketine devreder.
Kadıköy Gazhanesi’ni işleten Üsküdar-Kadıköy Gaz Şirketi’nin 1926 yılında Yedikule Gazhanesi’ni satın almasıyla birlikte Osmanlı döneminde verilen işletme imtiyazı son bulur. Gazhane, 1945’te İETT’ye bağlanır.1 İstanbul’a doğal gazın gelişiyle şehrin diğer gazhaneleri gibi işlevini kaybeder ve akıbeti meçhul bir hâle gelir. 1993’te işletmesine tamamen son verilip kullanım dışı bırakılmadan önce, 14 Ekim-1 Kasım 1992 tarihlerinde Seretonin II2 etkinliğine ev sahipliği yapar.
1989 Ekim’inde on beş gün boyunca binlerce insanı Feshane’ye toplayan Seretonin I‘i düzenleyen ekipten Arhan Kayar ile Çağatay Karaçizmeli, mevcut kültür politikalarından farklı tavır ortaya koyabilecekleri, özgür ve dinamik yapıda gerçekleşecek bir etkinlik için mekân aramaya başlarlar. Zira mekân tüketimine ve geri dönüşü olmayan yıkımlara karşı “serotonin”e ihtiyaç vardır ve kısa bir süre sonra uluslararası doğal gaz şebekesine bağlanacak olan şehrin 19. yüzyıldan kalan endüstriyel tesisleri nasıl dönüştüreceğine dikkat çekmek önemlidir. Behçet Safa, Cana Dölay, Komet, Osman Denker, Türkel Minibaş ve Vasıf Kortun da ekibe katılır. Hep birlikte üretime devam eden bir yerin peşine düşerler. Yakında kapanacağı belli olan Yedikule Gazhanesi için, dönemin Kültür İşleri Daire Başkanı Hilmi Yavuz’un desteğiyle belediyeden izin alınır.
“Yaşayan bir mekânda yaşayan etkinlikler” olarak tanıtılan Seretonin II süresince Gazhane’de pek çok performans, proje, program, iş ortaya koyulur. Seretonin I‘in başarısının da etkisiyle katılımcı listesi3 hayli genişleyen etkinlikte ana temalar ateş, gaz ve kömür olarak belirlenir. Açılış gecesinde Aydın Teker’in Köm-ür performansı sunulur. Ender Güzey, İstanbul Medeniyeti performansını gerçekleştirir. Simon Telvi; Şule Ateş, Nurdan Gür, Özlem Güveli ile birlikte Buzz‘u, Ergin Atlıhan ise Conta Maganda Constellations‘ını sergiler. 31 Ekim gecesi Uğur Yücel, Levent Altındal ve Orhan Topçuoğlu 1957 model bir Plymouth otomobille bir performans gerçekleştirirler.
Yedikule Gazhanesi o günlerde 24 saat aralıksız hava gazı üretimine devam etmekte ve içeride üç vardiya hâlinde toplam 103 işçi çalışmaktadır. Sanatçı, izleyici ve işçiler arasındaki sinerji sergiye de yansır. Etkinliğin sonuna doğru işçiler, işçi haklarına ve çalışma zorluklarına yönelik bir kampanya başlatırlar. Etkinlik aynı zamanda, ağır şartlarda çalışan işçilerin erken emeklilik taleplerini dile getirdikleri bir hak mücadelesi alanına dönüşür.
İstanbul 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun sırasıyla 16 Aralık 1992 ve 4 Ocak 1995 tarihlerinde yürürlüğe giren 4273 ve 6263 sayılı kararları ile Yedikule Gazhanesi’nin kömür depoları, lojmanı, katran ayırıcıları ve ilk döneme ait gazometresi, korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilir. Koruma Kurulu’nun kararlarına rağmen, Gazhane zamanla hızlı bir tahrip olma sürecine girer. Daha kapatılmadan alandaki makinelerin bir kısmı sökülüp parçalanarak hurdacılara satılır. Açık alanları, eski otobüslerin, çeşitli büyüklükte metal atıkların, elektronik hurdaların satıldığı ve biriktirildiği yerler hâline gelir. Aynı dönemde, İstanbul Sanat Müzesi Vakfı tarafından kurulması planlanan İstanbul Modern Sanat Müzesi için önerilen mekânlar arasında yer alır.4
Dönem dönem, kültürel amaçlı kullanımı öngören bazı projelerin ortaya atılmasıyla gündeme gelen Yedikule Gazhanesi’nin, bir kültür, sanat, bilim ve etkinlik alanı olması için İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan restorasyon çalışmaları hâlen sürdürülmektedir.
- - -
Tuğçe Kaplan, lisans eğitimini Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nde; yüksek lisans eğitimini Kadir Has Üniversitesi Mimarlık ve Kent Çalışmaları Programı’nda tamamladı. 2019 yılından bu yana Salt Araştırma ve Programlar’da arşiv sorumlusu olarak çalışmakta; mimarlık, kent ve sanat kesişimlerinde araştırmalarını sürdürmektedir.
1853 yılında Dolmabahçe Sarayı’nı aydınlatmak için kurulan Dolmabahçe Gazhanesi’nin zamanla Beyoğlu ve Pera’nın caddelerini, sokaklarını da aydınlatır hâle gelmesiyle Suriçi’nin de modern şehir aydınlatmasından faydalanması fikri gelişir. Bu doğrultuda Şehremaneti tarafından yürütülen ön fizibilite çalışmaları neticesinde, Yedikule semtinde bir gazhane inşa edilmesine karar verilir. Çalışmalar 1873 yılında başlar ve Yedikule Gazhanesi 1880’de Fransızlar tarafından inşa edilir. Deniz ulaşımından yararlanmak amacıyla kıyıda konumlanan tesis, 52.000 metrekarelik bir alanı kaplar ve kömür depoları, hava gazı üretim yapıları, katran ayırıcılar, vinç, imbik kazanları, yıkama tesisi, ambar, kantar binası, idari binalar ve toplam üç adet gaz deposundan oluşur.
Şehremaneti tarafından işletilen Yedikule Gazhanesi, İstanbul’da kamu hizmeti (cadde, sokak ve iç mekân aydınlatması) amacıyla kurulan ilk gazhane kompleksi olur. İlk etapta 400 feneri besleyecek, akabinde de genişletilerek Eyüp, Bakırköy ve Yeşilköy’e hava gazı temin edecek olan gazhanenin işletme imtiyazı 25 Ağustos 1887’de kırk yıllığına Sirkeci İskelesi tüccarlarından Hasan Tahsin Efendi’ye verilir. 19 Haziran 1888 tarihinde Hasan Tahsin Efendi imtiyaz hakkını, kendisinin de ortakları arasında bulunduğu İstanbul Şirket-i Tenviriye-i Osmaniye şirketine devreder.
Kadıköy Gazhanesi’ni işleten Üsküdar-Kadıköy Gaz Şirketi’nin 1926 yılında Yedikule Gazhanesi’ni satın almasıyla birlikte Osmanlı döneminde verilen işletme imtiyazı son bulur. Gazhane, 1945’te İETT’ye bağlanır.1 İstanbul’a doğal gazın gelişiyle şehrin diğer gazhaneleri gibi işlevini kaybeder ve akıbeti meçhul bir hâle gelir. 1993’te işletmesine tamamen son verilip kullanım dışı bırakılmadan önce, 14 Ekim-1 Kasım 1992 tarihlerinde Seretonin II2 etkinliğine ev sahipliği yapar.
1989 Ekim’inde on beş gün boyunca binlerce insanı Feshane’ye toplayan Seretonin I‘i düzenleyen ekipten Arhan Kayar ile Çağatay Karaçizmeli, mevcut kültür politikalarından farklı tavır ortaya koyabilecekleri, özgür ve dinamik yapıda gerçekleşecek bir etkinlik için mekân aramaya başlarlar. Zira mekân tüketimine ve geri dönüşü olmayan yıkımlara karşı “serotonin”e ihtiyaç vardır ve kısa bir süre sonra uluslararası doğal gaz şebekesine bağlanacak olan şehrin 19. yüzyıldan kalan endüstriyel tesisleri nasıl dönüştüreceğine dikkat çekmek önemlidir. Behçet Safa, Cana Dölay, Komet, Osman Denker, Türkel Minibaş ve Vasıf Kortun da ekibe katılır. Hep birlikte üretime devam eden bir yerin peşine düşerler. Yakında kapanacağı belli olan Yedikule Gazhanesi için, dönemin Kültür İşleri Daire Başkanı Hilmi Yavuz’un desteğiyle belediyeden izin alınır.
“Yaşayan bir mekânda yaşayan etkinlikler” olarak tanıtılan Seretonin II süresince Gazhane’de pek çok performans, proje, program, iş ortaya koyulur. Seretonin I‘in başarısının da etkisiyle katılımcı listesi3 hayli genişleyen etkinlikte ana temalar ateş, gaz ve kömür olarak belirlenir. Açılış gecesinde Aydın Teker’in Köm-ür performansı sunulur. Ender Güzey, İstanbul Medeniyeti performansını gerçekleştirir. Simon Telvi; Şule Ateş, Nurdan Gür, Özlem Güveli ile birlikte Buzz‘u, Ergin Atlıhan ise Conta Maganda Constellations‘ını sergiler. 31 Ekim gecesi Uğur Yücel, Levent Altındal ve Orhan Topçuoğlu 1957 model bir Plymouth otomobille bir performans gerçekleştirirler.
Yedikule Gazhanesi o günlerde 24 saat aralıksız hava gazı üretimine devam etmekte ve içeride üç vardiya hâlinde toplam 103 işçi çalışmaktadır. Sanatçı, izleyici ve işçiler arasındaki sinerji sergiye de yansır. Etkinliğin sonuna doğru işçiler, işçi haklarına ve çalışma zorluklarına yönelik bir kampanya başlatırlar. Etkinlik aynı zamanda, ağır şartlarda çalışan işçilerin erken emeklilik taleplerini dile getirdikleri bir hak mücadelesi alanına dönüşür.
İstanbul 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun sırasıyla 16 Aralık 1992 ve 4 Ocak 1995 tarihlerinde yürürlüğe giren 4273 ve 6263 sayılı kararları ile Yedikule Gazhanesi’nin kömür depoları, lojmanı, katran ayırıcıları ve ilk döneme ait gazometresi, korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilir. Koruma Kurulu’nun kararlarına rağmen, Gazhane zamanla hızlı bir tahrip olma sürecine girer. Daha kapatılmadan alandaki makinelerin bir kısmı sökülüp parçalanarak hurdacılara satılır. Açık alanları, eski otobüslerin, çeşitli büyüklükte metal atıkların, elektronik hurdaların satıldığı ve biriktirildiği yerler hâline gelir. Aynı dönemde, İstanbul Sanat Müzesi Vakfı tarafından kurulması planlanan İstanbul Modern Sanat Müzesi için önerilen mekânlar arasında yer alır.4
Dönem dönem, kültürel amaçlı kullanımı öngören bazı projelerin ortaya atılmasıyla gündeme gelen Yedikule Gazhanesi’nin, bir kültür, sanat, bilim ve etkinlik alanı olması için İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan restorasyon çalışmaları hâlen sürdürülmektedir.
Tuğçe Kaplan, lisans eğitimini Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nde; yüksek lisans eğitimini Kadir Has Üniversitesi Mimarlık ve Kent Çalışmaları Programı’nda tamamladı. 2019 yılından bu yana Salt Araştırma ve Programlar’da arşiv sorumlusu olarak çalışmakta; mimarlık, kent ve sanat kesişimlerinde araştırmalarını sürdürmektedir.
- 1.Mehmet Mazak, "İstanbul Gazhaneleri", Antik Çağ'dan XXI. Yüzyıla Büyük İstanbul Tarihi Cilt IX (ed. Coşkun Yılmaz) içinde, İstanbul: İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayınları, 2015.
- 2.Yazının birinci bölümünde belirtildiği üzere, sergiyi düzenleyen ekip kelimenin doğru yazımının "serotonin" olduğunu sonradan öğrense de serginin ismi Türkiye güncel sanat tarihine "Seretonin" olarak geçer.
- 3.Katılımcı listesi (tanıtımdaki sırayla): Arhan Kayar, Behçet Safa, Cana Dölay, Çağatay Karaçizmeli, Komet, Mehmet Güleryüz, Osman Denker, Türkel Minibaş, Vasıf Kortun, Ali Bilgen, Ali Cindoruk, Asaf Zeki Yüksel, Aslı Altan, Atilla Aktürk, Ayhan Biçkici, Derya Ergün, Ece Sontaş, Eliza Proctor, Ergin Atlıhan, Ertuğrul Ateş, Göktuğ Sarıöz, Füsun Selentunca, Gönül Gökalp, Genco Gülan, Huşper Akyürek, İnci Eviner, İsmet Doğan, Lamia Karaali, Leyla Özalp, Mehmet Sıtkı Doğu, Murat Cem Mengüç, Murat Kültüral, Naz Erayda, Rachel Rosenbloom, Roni Adut, Selim Eyüboğlu, Sencer Gülün, Sisi, Yalçın Karaca, Zeynep Zarakol, Rüçhan Şahinoğlu, Mahir Günşıray, Aydın Teker, Burcu Cedetaş, Kemal Kuşçu, Lale Müldür, Orhan Alkaya, Simon Telvi, Adil Gümüşoğlu, Mahmut Sezen, Mustafa Ülkenciler, Nazif Topçuoğlu, Sevil Sert, Cem Akkan, Ömer Ahunbay, Deniz Şener, Hakan Özen, Nusret Kayar, Yedikule Gazhanesi Çalışanları.
- 4.İstanbul Sanat Müzesi Vakfı tarafından kurulması planlanan İstanbul Modern Sanat Müzesi için önerilen mekanlardan Yedikule Gazhane Tesisleri hakkında açıklama (Salt Araştırma, Resim ve Heykel Müzeleri Derneği Arşivi)