Konuşma:
Erken Cumhuriyet İstanbul'unda Tarihî Miras ve Kentsel Hafıza (1923-1949)
Ümit Fırat Açıkgöz
Salt Galata
11 Temmuz 2023 18.30
Atölye IV
“Erken Cumhuriyet dönemi boyunca İstanbul sokakları muazzam değişimlere sahne oluyordu: Fes yerine şapka, tek katlı ahşap binaların yerine apartmanlar, genişleyen kent meydanları, daralan müstakil ev bahçeleri, gittikçe artan sayıda araba ve gittikçe azalan sayıda hayvan. Bu süreçte iki imge, İstanbul sokaklarını arşınlayan herkesin karşısına hemen her köşe başında çıkıyordu. Bunlardan birincisi, bakımsızlıktan yabani otlarla kaplanan ve sıklıkla incir ağaçlarıyla taçlanan ‘eski’ binalardı. İkincisi ise, her ne kadar sayıları azalsa ve sokakların onları hatırlatan isimleri silinse de, kentin esaslı bir ögesi olmaya devam eden gayrimüslimlerin izleri.”
2016’da Salt Araştırma Fonları’yla desteklenen araştırmacılar arasında yer alan Ümit Fırat Açıkgöz, “Bakımsız Kubbenin İncir Ağacı, Sokağın Gayrimillî İsmi: Erken Cumhuriyet İstanbul’unda Tarihî Miras ve Kentsel Hafıza (1923-1949)” başlıklı konuşmasında, kültürel miras ile kentsel hafıza arasındaki ilişkiyi kentliler odağında irdeleyecek. Kentin Bizans, Müslüman ve gayrimüslim tarihlerinin zengin ve karmaşık katmanlarına ait fiziksel kalıntılardan yola çıkarak, nelerin “miras” olarak benimseneceği konusunda birbiriyle çelişen görüşlerin kamusal alandaki rekabetini tartışacak.
11 Temmuz Salı günü saat 18.30’da Salt Galata’daki Atölye II-III’te gerçekleştirilecek program herkesin katılımına açık ve ücretsizdir.
Ümit Fırat Açıkgöz, doktorasını Rice University Sanat Tarihi Bölümü’nde yaptı. Yüksek lisansını Antakya ve İskenderun’da Fransız mimarisi ve kentleşmesi konulu teziyle ODTÜ Mimarlık Tarihi Programı’nda, lisans eğitimini ise Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü’nde tamamladı. Erken Cumhuriyet döneminde İstanbul’un kentsel ve mimari dönüşümleri üzerine bir kitap projesi üzerinde çalışıyor. Hâlen American University of Beirut Mimarlık ve Tasarım Bölümü’nde öğretim üyesidir.
“Erken Cumhuriyet dönemi boyunca İstanbul sokakları muazzam değişimlere sahne oluyordu: Fes yerine şapka, tek katlı ahşap binaların yerine apartmanlar, genişleyen kent meydanları, daralan müstakil ev bahçeleri, gittikçe artan sayıda araba ve gittikçe azalan sayıda hayvan. Bu süreçte iki imge, İstanbul sokaklarını arşınlayan herkesin karşısına hemen her köşe başında çıkıyordu. Bunlardan birincisi, bakımsızlıktan yabani otlarla kaplanan ve sıklıkla incir ağaçlarıyla taçlanan ‘eski’ binalardı. İkincisi ise, her ne kadar sayıları azalsa ve sokakların onları hatırlatan isimleri silinse de, kentin esaslı bir ögesi olmaya devam eden gayrimüslimlerin izleri.”
2016’da Salt Araştırma Fonları’yla desteklenen araştırmacılar arasında yer alan Ümit Fırat Açıkgöz, “Bakımsız Kubbenin İncir Ağacı, Sokağın Gayrimillî İsmi: Erken Cumhuriyet İstanbul’unda Tarihî Miras ve Kentsel Hafıza (1923-1949)” başlıklı konuşmasında, kültürel miras ile kentsel hafıza arasındaki ilişkiyi kentliler odağında irdeleyecek. Kentin Bizans, Müslüman ve gayrimüslim tarihlerinin zengin ve karmaşık katmanlarına ait fiziksel kalıntılardan yola çıkarak, nelerin “miras” olarak benimseneceği konusunda birbiriyle çelişen görüşlerin kamusal alandaki rekabetini tartışacak.
11 Temmuz Salı günü saat 18.30’da Salt Galata’daki Atölye II-III’te gerçekleştirilecek program herkesin katılımına açık ve ücretsizdir.
Ümit Fırat Açıkgöz, doktorasını Rice University Sanat Tarihi Bölümü’nde yaptı. Yüksek lisansını Antakya ve İskenderun’da Fransız mimarisi ve kentleşmesi konulu teziyle ODTÜ Mimarlık Tarihi Programı’nda, lisans eğitimini ise Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü’nde tamamladı. Erken Cumhuriyet döneminde İstanbul’un kentsel ve mimari dönüşümleri üzerine bir kitap projesi üzerinde çalışıyor. Hâlen American University of Beirut Mimarlık ve Tasarım Bölümü’nde öğretim üyesidir.