Altan Gürman

(1935, İstanbul – 1976, İstanbul)

“Sanat daha az kutsal, yaşama daha yakın olmalıdır.” Altan Gürman

Altan Gürman, kabul görmüş sanat anlayışlarını hem biçimsel hem de düşünsel anlamda sorgulayan nadir sanatçılardandı. Dekupaj, montaj, baskı, kesme ve yapıştırma gibi farklı teknikleri kullandı, dışavurum ile sanat eseri arasındaki ilişkiyi soğutmak üzere hazır malzemelerden de yararlandı. Şeker pancarı, patates, ip ve kömür gibi gündelik, bilindik nesneleri resmin konusu, hatta resmin kendisine dönüştürdü; askeriye ve bürokrasiyi irdeleyen malzeme ve simgeler üzerinden insan özgürlüğünü ve sanatın hayatla ilişkisini sorguladı. Gürman, Türkiye’de figüratif ve soyut resmin kabul gördüğü 1960’larda sanatçı Bilge Alkor’a, öğrenim görmekte olduğu Paris’ten yazdığı bir mektupta, bütün bildiklerini ve yaptıklarını unutup silerek yeni bir şeyler üretmeye başlamak istediğini yazmıştır. Sanatçılığının yanı sıra yenilikçi eğitim anlayışıyla da Gürman, yaşıtlarını ve genç kuşakları derinden etkilemiştir.

1965 tarihli İstatistik serisi, yeni arayışlar içerisindeki Gürman’ın Paris’te satın aldığı istatistik dergilerindeki çizim, taslak ve grafikler ile hazırladığı resimlerden oluşur. Kiminin öznesi patates olan işler, temel bir besin maddesi ve enerji kaynağı olarak patatesin insan hayatındaki yeri ve sanatta yeni kavramların ele alınışı açısından önem taşır. Bunlar, Vincent van Gogh’un 1885 tarihli De Aardappeleters (Patates Yiyenler) adlı tablosu ve Victor Grippo’nun 1970’lerin başında patatesteki elektrik enerjisini çekerek, sosyal ve siyasal güç ve değişim potansiyellerine işaret ettiği işleriyle birlikte okunabilir. İstatistik serisinin başlangıcında görülen damgalar ise, imzalama ve isimlendirme bağlamında işleri münazaraya açar.
PAYLAŞ
TAKVİME EKLE