Edward Ruscha
(1937, Omaha, Nebraska doğumlu. Los Angeles’ta yaşıyor ve çalışıyor.)
“(Resim) neredeyse miadı dolmuş, arkaik bir iletişim şekli… Gazetelerin, dergilerin, kitaplar ve kelimelerin, kahrolası bir yağlıboya ressamının yaptığından çok daha anlamlı olduğunu hissediyorum.” Edward Ruscha (2000)
Edward Ruscha, Los Angeles’ta Jasper Johns ve Robert Rauschenberg’in işlerine benzeyen küçük boyutlu kolajlar yapmaya başladığı 1950’li yılların sonunda tanındı. Gerçek dünyaya ait kaynaklardan yola çıktığı ve savaş sonrası medya kültürünün vulgar teknikleri ve imgelemini sahiplendiği için işleri Pop Art ile ilişkilendirildi. Los Angeles’ın silueti ile yerel dilini bir araya getirerek, ayrıntılı bir kentsel deneyim sundu. Ruscha’nın resim, çizim, fotoğrafı ve sanatçı kitaplarını kapsayan sanat üretimi, kent yaşamının sıradanlığına bir ayna tutar ve kitle iletişimi kaynaklı imge ve enformasyon yığınına bir düzen getirir. Sanatsal deneyiminin içsel bir parçası olarak her zaman sözcüklere bağlı kalmış olan Ruscha’nın işlerindeki görsel ve sözel rekabeti, işlerin algılanışı ve yorumlanışını bilhassa güçleştirir.
“Ben -bir kitabı planlarken- yaptığım şeye dair kör bir inanç duyarım. Hiç kaygı taşımadığımı ya da hata yapmadığımı ima etmiyorum. Ki kitaplara meraklı olduğumu da söyleyemem ama sıra dışı yayınlara yönelik bir ilgim var. İlk kitap, sözcüklerle yaptığım bir oyundan ortaya çıkmıştı. Başlığı, henüz daha görseller üzerine düşünmeden belliydi. ‘Benzin’ kelimesini ve ‘yirmi altı’nın kendine özgü niteliğini seviyorum. Kitaba baktığınızda tipografinin ne kadar iyi işlediğini göreceksiniz -fotoğrafları çekmeden önce bütün bunlar üzerine çalışmaya başlamıştım. Fotoğraflar ya da benzin hakkında önemli bir mesajım falan olduğundan değil; sadece zar zor birbiriyle uyumlanan bir şey istiyordum. Hepsinden önemlisi, kullandığım fotoğraflar kelimenin hiçbir manasıyla ‘sanatkârca’ değil. Bence bir güzel sanatlar dalı olarak fotoğraf öldü; artık sadece ticari dünyada, teknik ya da bilgilendirme amaçlı yer bulabilir. Kast ettiğim sinematik fotoğraf değil tabii; hareketsiz nesne fotoğrafçılığından -sınırlı baskılı, tekil, elle üretilmiş fotoğraflardan- bahsediyorum. Benimkiler basit bir şekilde fotoğraf reprodüksiyonları. Nitekim bu kitap, bir sanat fotoğrafı koleksiyonunu içermiyor; bunlar, endüstriyel fotoğrafçılıkta olduğu gibi sadece teknik veriler. Bana kalırsa,
şipşak fotoğraflardan fazlası değiller.” Edward Ruscha (1965)
“(Resim) neredeyse miadı dolmuş, arkaik bir iletişim şekli… Gazetelerin, dergilerin, kitaplar ve kelimelerin, kahrolası bir yağlıboya ressamının yaptığından çok daha anlamlı olduğunu hissediyorum.” Edward Ruscha (2000)
Edward Ruscha, Los Angeles’ta Jasper Johns ve Robert Rauschenberg’in işlerine benzeyen küçük boyutlu kolajlar yapmaya başladığı 1950’li yılların sonunda tanındı. Gerçek dünyaya ait kaynaklardan yola çıktığı ve savaş sonrası medya kültürünün vulgar teknikleri ve imgelemini sahiplendiği için işleri Pop Art ile ilişkilendirildi. Los Angeles’ın silueti ile yerel dilini bir araya getirerek, ayrıntılı bir kentsel deneyim sundu. Ruscha’nın resim, çizim, fotoğrafı ve sanatçı kitaplarını kapsayan sanat üretimi, kent yaşamının sıradanlığına bir ayna tutar ve kitle iletişimi kaynaklı imge ve enformasyon yığınına bir düzen getirir. Sanatsal deneyiminin içsel bir parçası olarak her zaman sözcüklere bağlı kalmış olan Ruscha’nın işlerindeki görsel ve sözel rekabeti, işlerin algılanışı ve yorumlanışını bilhassa güçleştirir.
“Ben -bir kitabı planlarken- yaptığım şeye dair kör bir inanç duyarım. Hiç kaygı taşımadığımı ya da hata yapmadığımı ima etmiyorum. Ki kitaplara meraklı olduğumu da söyleyemem ama sıra dışı yayınlara yönelik bir ilgim var. İlk kitap, sözcüklerle yaptığım bir oyundan ortaya çıkmıştı. Başlığı, henüz daha görseller üzerine düşünmeden belliydi. ‘Benzin’ kelimesini ve ‘yirmi altı’nın kendine özgü niteliğini seviyorum. Kitaba baktığınızda tipografinin ne kadar iyi işlediğini göreceksiniz -fotoğrafları çekmeden önce bütün bunlar üzerine çalışmaya başlamıştım. Fotoğraflar ya da benzin hakkında önemli bir mesajım falan olduğundan değil; sadece zar zor birbiriyle uyumlanan bir şey istiyordum. Hepsinden önemlisi, kullandığım fotoğraflar kelimenin hiçbir manasıyla ‘sanatkârca’ değil. Bence bir güzel sanatlar dalı olarak fotoğraf öldü; artık sadece ticari dünyada, teknik ya da bilgilendirme amaçlı yer bulabilir. Kast ettiğim sinematik fotoğraf değil tabii; hareketsiz nesne fotoğrafçılığından -sınırlı baskılı, tekil, elle üretilmiş fotoğraflardan- bahsediyorum. Benimkiler basit bir şekilde fotoğraf reprodüksiyonları. Nitekim bu kitap, bir sanat fotoğrafı koleksiyonunu içermiyor; bunlar, endüstriyel fotoğrafçılıkta olduğu gibi sadece teknik veriler. Bana kalırsa,
şipşak fotoğraflardan fazlası değiller.” Edward Ruscha (1965)