23 Kasım 2024
Türkiye'nin Uluslararası Sergilere Katılımı paneli çevrimiçi gerçekleştirilecek.

Konferans:
1930-1950 ve 1950-1970'lerde
Türkiye'nin Modernleşmesi

Salt Galata

24 Kasım 2012 11.00 – 17.00

"Yeni Adam", 19.09.1935, Sayı: 090 "Yeni Adam", 19.09.1935, Sayi: 090
"Yeni Adam", 19.09.1935, Sayi: 090

SALT Galata, Oditoryum



“1930-1950 ve 1950-1970’lerde Türkiye’nin Modernleşmesi” konferansı, 30 Aralık’a kadar SALT Galata’da yer alan İstanbul Eindhoven-SALTVanAbbe: Modern Zamanlar sergisi kapsamında düzenleniyor. Türkiye’de sanat, eğitim ve mimarideki modernleşme arayışlarının tartışılacağı konferansın konuşmacıları Ahu Antmen, Ali Cengizkan, Semra Germaner, Güven Arif Sargın ve serginin küratörü Zeynep Yasa Yaman.

Konferans dili Türkçe’dir.

Program



11.00-11.15 Vasıf Kortun (Giriş)
11.15-11.45 Zeynep Yasa Yaman

11.45-12.00 Ara

12.00-12.30 Ahu Antmen
12.30-13.00 Semra Germaner

Soru-Cevap

13.15-14.45 Öğle Arası

14.45-15.15 Ali Cengizkan
15.15-15.45 Güven Arif Sargın

Soru-Cevap

16.00-16.15 Ara

16.15-17.00 Toplu Tartışma: “Şikâyetçi Ötekiliğin Ötesi”
Moderatör: Vasıf Kortun
Zeynep Yasa Yaman
“Modern Zamanlar”


İstanbul Eindhoven-SALTVanAbbe: Modern Zamanlar, aydınlanma akılcılığı ve pozitivist ilerlemeci dünyanın izlerini taşıyan “Batı” ve “öteki” modernleşme hikâyelerini, farklı bilinç hâllerini, çelişkili rekabetleri, uygarlık ideali için tasarlanan geleceğin ve yeniden yazılan geçmişin kendine özgü kültürel, ideolojik, ulusal farklılıklarını ve melezleşmeleri bir araya getirmeyi amaçlayan bir sergileme denemesi. Bu deneme üzerinden bakıldığında, farklı coğrafyalardaki sanat pratiğinin yaklaşık 40 yıllık serüveni “modern sanat tarihi yazımı” açısından nasıl yorumlandı, bugünden bakıldığında neler söylenebilir?”

Modern/post-modern sanat, Osmanlı-Cumhuriyet modernleşmesi ve sanatı üzerine araştırma, yayın, makale ve eleştirileri bulunan Zeynep Yasa Yaman, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü’nde öğretim üyesidir.


Ahu Antmen
“Kültür, Kimlik, Misyon: 1950’lerden 1970’lere Türkiye’de Sanatsal Modernleşme Arayışları”


Türkiye’nin siyasal, toplumsal ve kültürel anlamda hareketli bir döneminin başlangıcı olan 1950’li yıllar, sanat alanında yoğun bir arayışlar sürecinin de habercisidir. Resmi kurumların daha eleştirel bir gözle değerlendirildiği, devlet destekli sanatsal etkinliklerin ötesinde alternatiflerin arandığı bu 20-30 yıllık süreçte sanat ortamı daha bağımsız bir karakter kazanır, sanatçının içselleştirdiği misyon duygusu kabuk değiştirir. Yerellik ve evrensellik tartışması bağlamında soyut ve figüratif eğilimlerin ağırlıklı olduğu sanatsal üretimler, toplum ya da birey eksenli olmak üzere kültürel motiflerden yola çıkan bir kimlik arayışının yansımasını sunar.

Ahu Antmen, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğretim üyesidir. Zamanların Belleği: Ali Teoman Germaner ve İçerdeki Yabancı: Hale Tenger adlı monografik çalışmaların yanı sıra, 20. Yüzyıl Batı Sanatında Akımlar ve Sanat/Cinsiyet: Sanat Tarihi ve Feminist Eleştiri başlıklı yayımlanmış derleme kitapları bulunmaktadır.


Semra Germaner
“1960-1970 Yıllarında Güzel Sanatlar Akademisi, Sanat ve Eğitimde Modernleşme Anlayışı”


Söz konusu dönemin sanat ortamında etkisini sürdüren Güzel Sanatlar Akademisi’nin sanatçı hocalarının modern anlayışları ve atölyelerde verilen sanat eğitiminde uygulanan modern yorumu ile akademi dışı sanat odaklarının kurumda nasıl algılandığına ilişkin bir değerlendirme.

Semra Germaner, 1974 -2011 yıllarında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü’nde bölüm başkanı ve öğretim üyesi olarak görev yaptı. Ocak 2011’de emekli oldu. Hâlen aynı kurumda yüksek lisans ve doktora dersleri vermeyi sürdürmektedir. Başlıca çalışma ve ders konuları Rönesans’tan 19. yüzyıl sonuna Batı sanatı, sanatta modernizm, Oryantalizm, Osmanlı ve Cumhuriyet modernleşmesidir.

Ali Cengizkan
“1950-60 Arasında Türkiye’de Kent, Konut ve Mimarlık: Modernizm ve Çağdaşlık, Tüketim ve Bireyleşme”


İkinci Dünya Savaşı sonrası Türkiye’nin yaptığı yeni ekonomik anlaşmalar ve Marshall Yardımı çerçevesinde edindiği yeni yörünge, Soğuk Savaş döneminin ileri bir karakolunu yaratır. Bunun sonucu olarak, düşünce ortamının Almanca yerine İngilizce konuşan dünyaya açılışı, yabancı firmaların yükselen yeni talepleri (sunumları) belirleyen şekilde hem kullanıcı hem de üretici ortaklıklar biçiminde ülkeye girişi ve yeni beğeninin tüketim kültürünün parçası olmaya aday toplulukları ve kullanıcı özneleri belirlemeye başlaması gecikmeyecektir. Bu durum, politik ve toplumsal ortamın 1923’ten beri yerel olarak geliştirdiği bazen ulusal, bazen modern, bazen de yerel çözümlerle bir araya gelerek kendine özgü bir bileşimin ortaya çıkmasını gündeme getirecektir.

Mimar ve şair Ali Cengizkan’ın mimari tasarım eğitimi, konut tarihi, kent tarihi alanlarında deneyimi, araştırmaları ve çok sayıda yayını var. 1977’den bu yana şiir yayımlayan Cengizkan, Edebiyatçılar Derneği’nin kurucusu oldu ve 1992-1998 yıllarında derneğin genel başkanlığını yaptı. ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dergisi’ni (METU JFA) 10 yıl derleyen olarak yayımladı. Hâlen ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı olarak görev yapmaktadır.


Güven Arif Sargın
“Ötekinin Gözüyle Modernite Tahayyülü: Sovyet Devrim Sinemasında Bellek Kaybı ve Anımsama”


Karadeniz Filo’sunun 1905 ayaklanmasını ustalıklı bir biçimde işleyen ve bunu görsel bir şölene dönüştüren Potemkin Zırhlısı veya Ulusal Sosyalizm’in imgelerini üreten İradenin Zaferi arasında, gerçekte bir fark olmayabilir: Eninde sonunda her ikisi de propaganda filmi olarak değerlendirilebilir. Öte yandan, bütün dönemlerin en çarpıcı belgeselleri olarak görülen bu iki yapıtın, sinema açısından “reel” siyasetin gölgesinde kalmayacağı da açıktır. Tek adam iktidarını göreve çağıran katı milliyetçilik veya işçi sınıfı iktidarını istemleyen kollektivist devrim benzeri betimlemeler, bu iki filmin eksiksiz anlaşılmasını engelleyecektir. Benzer bir bakış açısıyla, Yutkevich’in Erken Cumhuriyet Dönemi’nin kollektif belleğini kurma istenciyle sinemalaştırdığı Ankara: Türkiye’nin Kalbi filmini de, başka bir mecrada yeniden okumak gerekir. Film, siyaset, modernite ve mimarlık arasındaki çetrefilli ilişkileri sınayabilmek adına önemli ayrıntılar sunmaktadır ve dolayısıyla derinlemesine bir sorgulamayı göreve çağırmaktadır.

Güven Sargın, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nde mimari tasarım stüdyoları yürütmekte, mekân siyaseti ve kentsel mekân kuramları alanında dersler vermektedir. 2007’den bu yana aynı bölümün bölüm başkanıdır.
PAYLAŞ
TAKVİME EKLE